Kazada Tazminat
Maddi Hasarlı Kazada Tazminat
En sık karşılaştığımız kaza türleri genellikle maddi hasarlı kazalardır. Bu kazalar basit nitelikli olarak değerlendirilmektedir. Ayrıca ölüm ya da yaralanma durumları görülmemektedir. Can kaybının olmaması elbette ki sevindiricidir. Ancak maddi hasarlar da kimi zaman can sıkıcı boyutlara ulaşabilmektedir. Böyle durumlarda kazazede kusurlu taraf hakkında tazminat talebinde bulunabilmektedir. Ancak bu noktada kazazedenin haklılığını ispatlaması gerekir. Yapılan bilirkişi incelemelerinin yanı sıra bir avukattan hukuki danışmanlık almak ise oldukça önemlidir.
Ölümlü Kazada Tazminat
Ülkemizde ne yazık ki maddi hasarlı kazaların yanı sıra ölümlü kazalar da sıklıkla meydana gelmektedir. Bir kazanın en hazin sonucu kaza sonrasında bir kayıp yaşamaktır. Oldukça travmatik ve sancılı bir sürecin ardından kazazedeler kusurlu taraf hakkında tazminat talebinde bulunabilmektedir. Hatta kusurlu tarafın can kaybı sebebiyle yüklü miktarda tazminata mahkûm edildiği örnekler de mevcuttur. Tazminat miktarı genellikle ölen kişinin yaşı, kazadaki haklılık payı, maaşı ve çalışma süresi dikkate alınarak hesaplanır. Bu nedenle kaza tutanaklarının incelenmesi, bilirkişi raporları ve mahkeme süreci oldukça önemlidir.
Tazminat Davasında Zamanaşımı Süreleri
Kaza sonucunda maddi ve manevi zararın telafi edilebilmesi amacıyla tazminat davaları açılır. Ancak tazminat talep edebilmek için gerekli sürelerin aşılmaması gerekir. Bu nedenle dava zamanaşımı sürelerine dikkat edilmelidir. Kazanın gerçekleştiği günden itibaren süre işlemeye başlar. Trafik kazası sebebiyle maddi ve manevi tazminat davası için belirlenen süre 10 yıldır. Ancak Türk Ceza kanunu kapsamında bir suç işlenmişse bu süre ceza zamanaşımı süreleri uygulanır. Genellikle ölüm, yaralama, taksirle öldürme gibi suçların konu olduğu davalarda ilgili zamanaşımı süreleri baz alınır. Bu sürelere dikkat edilmesi maddi ve manevi zararın karşılanması konusunda oldukça önemlidir. Aksi bir durumda kazazede tazminat talebi için geç kalmış sayılır.